ALMANYA'DAKİ TÜRKLERİN KATİLLERİ!

 

TÜRKLERİN KATİLLERİ  BND,BKA ve BFV dir

AVRUPA-HİRİSTİYAN FAŞİZMİNİN YANİ İNSANLARI YAKMA METODOLOJİSİNİN KAYNAĞI,GEÇMİŞİ KARANLIK CERMEN IRKCISI VE NEO NAZİLERİN DESTEKCİSİ OLAN ALMANYA DERİN DEVLETİDİR

 

Almanya birilerinin bizlere empoze ettiği gibi Türklerin kadim silah arkadaşları ve dostları değildir.Bu büyük bir emperyalist aldatmacasıdır.Almanlar yani Cermenler ve onların ataları olan Keltler sadece hiristiyan oldukları dönem olan M.S.4.yy.a kadar  Avrasya steplerinde ve Tuna Boylarında Türk kavimleri,özellikle Hun Türkleri ogurlar ile birlikte olmuşlardır.Ancak Vatikanın oyunları ile hiristiyanlaştırılmışlar ve en sonunda ise Papalığın emrine girmişlerdir.İlk öncede papanın emri ile birlikte olduğu Şamanist Türk Boyları olan Hun Türklerine saldırmışlardır.Yani 1600 yıldır onlar bizim dostlarımız değillerdir.1900 lü yıllara gelinceye dek de sadece papaya hizmet eden Cermenler yani Almanlar yeni kıtada kurulan ve siyonizmin emrindeki ABD,Rusya ve Anglo sakson İngiltere ile sömürüden pay kapma mücadelesine girişti.Bu arada hasta adam ve son günlerini yaşayan çürük bir imparatorluk olan Osmanlı imparatorluğunu gözüne kestirip,onu her konuda kandırmaya başladı.Petrol için Hicaz Demiryolları,Top ve Tüfek fabrikasından,Ordunun  modernleştirilmesine,Demir ve Kömür madenlerinin işletilmesinden ,ülkeye Enverin ülkesi anlamında Enverland adını vermeye ve almün ordularını Galiçyadan Süveyşe kadar kurtarılması için Türk askerinin feda edilmesine kadar bir sürü dolaplar çevirdi.Osmanlı sarayında kendine bağlı kukla-devşirmelerden bir çete kurarak ülkenin içişlerine dahi müdahale etmeye başladılar.Sonunda amacına erişti ve kendi safında savaşa çektiği Osmanlı İmparatorluğu gümbürdeyerek ve her yakın coğrafyada bugün bile çözülemeyen sorunlar bırakarak çöktü.Çöken yıkıntılar arasından Türkler canla ve başla çalışarak,aç kalarak ve silahları olmadan ama çok insan şehit vererek ve kan bedeli ödeyerek, Atatürk önderliğinde kendi adlarıyla anılan bugünki Türkiye Cumhuriyetini kurdular.Türkçü ve Milli yapıdaki bu yeni Türkiye Cumhuriyetine kimse ama kimse dokunamadı.BİR TÜRK MUCİZESİ gerçekleşerek her alanda Türkler ileri gittiler.Hatta uçak,tren ve otomobil fabrikalarını bile kurarak İngiltereye uçak sattılar.Ülkede hem ekonomik hem de kültürel anlamda çağdaşlık için reformlar yapılıyor ve Türkler böyle devam etselerdi Dünya gücü olacaklardı.İşte bu dönemde emperyalistlerin oyunları ve hile ile Atatürk yavaş yavaş zehirlenerek öldürüldü ve TÜRK MUCİZESİ  10.KASIM.1938 GÜNÜ SONA ERDİRİLDİ.Bu günden sonra herkes üstümüze çullanmaya başladı.Sanki hem Avrupanın hem Sovyet Rusyanın hem de ABD nin tüm hareketleri sanki tel elden ve tek merkezden yürütülerek Türkiye köşeye sıkıştırıldı.Bu zor günlerde her emperyalist devlet ülke içinde kendi yandaşlarını yarattı.Ülkedeki TÜRK BİRLİĞİ dağılma sürecine girdi.İkinci Dünya savaşında ise Almanya düşmanlığına devam ederek zorla silah ve ağır sanayinin en önemli hammaddesi olan Türkiyenin  Krom üretimine üstü kapalı el koydu.Sürekli Türkiyeyi tehdit ederek Kırımdaki Türklerin kendisine bağlı tugaylar oluşturulması için Türkiyenin önayak olmasın istedi.Dediği yapıldı ve yüzbinlerce Kırım Türkü Alman ordularının saflarında yaşamlarını yitirdi.Ayrıca Alman Nazileri Orta Avrupa ve Baltık ülkelerinden topladıkları ve A.Köstlerin de Onüçüncü Kabile isimli kitabında belirttiği gibi Hazar Musevi Türklerinin bakiyelerinden olan 1.5 milyon öz be öz Türkü Ausschwitz ve Birkenau Toplama kamplarında yaktı.Kimsenin bunlardan haberi olmadı.YANİ ALMANLAR 1940-45 YILLARI ARASINDA 1.5 MİLYON TÜRKÜ YAKARAK SOYKIRIM YAPTILAR….!

Sonraki süreçte zengin almanlar altın ve döviz rezervleri ile genelde Güney Amerika ülkeleri olmak üzere tüm dünyaya yayıldılar ve oralarda egemenlikleri kurdular ve halen devam ettirmektedirler.

Almanyada kalan almanlar ise sanki babaları ve dedeleri ile hiçbir bağları yokmuş gibi utanmadan TV lerde gösterilen ve kitaplarda yazan yazılarında 2.Dünya savaşının suçluları olan bu ababalarından ve kardeşlerinden alman olarak bahsetmeyip onları sadece Naziler olarak niteleyerek işin içinden sıyrılacaklarını sandılar.Bu numarayı halen her alman kişi ve kurumu yapmaktadır.Hem de utanmadan ve arlanmadan.

    

Nazi Almanyasının gizil servisi olan Abwehr in devamı olarak R.Gehlen başkanlığında BND istihbarat örgütü kurulmuştur.Adi suçlar için BKA (Bundeskriminalamt-Fedaral Suçlar Dairesi) ve en üstte ise BFV(Fedaral Anayasayı koruma Teşkilatı)kurularak bu süreçte Almanlar yeniden dirilerek ve faaliyet alanlarını genişleterek yeniden aktif hale gelmişlerdir. Alman Devletinin hem de Almanlığı ilgilendiren devlet kurumlarının hepsinin amblemlerinde kanatlarını açmış bir KARTAL bulunmaktadır.Bu kartal Alman mitolojisinde Ortaasyadan Avrupaya göçen Kelt/Cermen kavimlerinin kutsal ongun hayvanıdır.Bugün bile unutulmamış olan Kartal büyük bir övünç ile  Alman devletinin ,başta Millet Meclisi olmak üzere  tüm kurumlarında kullanılmaktadır.Şimdi biraz düşünelim!Türklerin mitolojik kutsal hayvanı, yani ongunu BOZKURT tur.BOZKURT  Türkiye devletinin Meclisinde ve tüm resmi kuruluşlarında kullanılmak istense, ülkemizde yer yerinden oynamazmıydı!İnsanların ne faşistliği, ne de aşağılanması kalırdı değil mi?Bunları kim mi yapardı diyorsunuz?Tabiki Entel-Dantel dünyanın lümpen entellektüelleri,kripto dönmeler,ümmetçi devşirmeler ve aramıza sızmış gayritürk unsurlar hemen solo şeklinde yaygaraya başlarlardı.Bunlara işbirlikçi ve dönme medyada katılır ve tüm BOZKURT amblemleri hemen ama hemen değiştirilirdi.AYNEN ATATÜRKÜMÜZÜN İLK KAĞIT PARAMIZA BOZKURT RESMİNİ BASTIĞI VE KALDIRILDIĞI GİBİ.BİR DE 1970 Lİ YILLARA KADAR MİLLİ EĞİTİM BAK.LIĞIMIZIN İLKOKULLARDAKİ ŞAPKALARININ ÖNÜNDE BOZKURT OLAN YAVRUKURT İZCİLERİNİN HEMEN ORTADAN KALDIRILDIĞI GİBİ.

YERYÜZÜNDE TÜRKLER KADAR, MİLLİ DEĞERLERİ ÜLKESİNDEKİ KRİPTO DÖNMELER  TARAFINDAN AŞAĞILANAN VE HORLANARAK SANKİ SUÇ İMİŞ GİBİ YUTTURULAN BAŞKA HİÇBİR MİLLET VE ÜLKE YOKTUR.

ULU TANRI TÜRK DEĞERLERİNİ AŞAĞILAYAN VE HORLAYAN HERKESİ KAHRETSİN!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Bu arada şunuda hemen belirtelim!

Türk mitolojisinin destanları,Bozkurt gibi ongun hayvanları,kahramanları,

Türk Bayrağımızın Ay Yıldızlı kutsal haşmeti,

Türk Gökbayrağımızın Turkaz rengi,

Ulu önderlerimiz Oğuz Kaan ,Atatürk ve diğerleri,

Türk kültürünün sonsuz zenginliği ve değerleri,

Türklük bilinci ve inancı,

Türk milliyetçiliğinin uçsuz bucaksız yüceliği,

Atatürkçülük-Kemalistlik,

Altın Soylu Türkçülük ve Türklükle ilgili tüm değerlerimiz,

Hiçbir partinin,kurumun,kuruluşun ve kişilerin tekelinde OLAMAYACAK KADAR EVRENSEL TÜRK DEĞERLERİ OLUP, YERYÜZÜNDEKİ BÜTÜN TÜRKLERİNDİR.ONU BELLİ SİYASİ VE DÜNYEVİ GÖRÜŞLERİN DAR ÇERÇEVESİNE OTURMAK KİMSE TARAFINDAN KABUL EDİLEMEZ.....AYNEN UÇSUZ BUCAKSIZ  DERYANIN  BİR BARDAĞA SIKIŞTIRILIP KONULAMAYACAĞI GİBİ !!!!!!

Nazi Almanyasının diğer Avrupa ülkelerini ve yer altı zengini ülkeleri  fiili askeri işgal  planı aynen korunmuş ve fiili işgalin yerine gönüllü birliktelik ve teslimiyet ilkesi eklenerek Avrupa Birliği adında Hiristiyan Cermen Örgütü kurulmuştur.

    

Bu Birliğin ana hedefi ülkeleri ekonomik olarak önce tecrid etmek,sonra da reçete ve paket adında çeşitli içten işgal planlarını kabul ettirerek Ülkelere ve Milletlere GÖNÜLLÜ İŞGAL yolunu seçtirmektir.Bunları yaparken insan hakları,özgürlük,demokrasi ve gönüllülük adıyla çeşitli kurum ve kuruluşları ile altyapı hazırlayıp ülkeleri böyle ele geçirmektir.

Bu süreçte 1960 yıllara kadar gelen önceleri adı AET olan Hiristiyan Cermen Birliği,kömür ve demir madenleri ile atık madde nakliyesi için işçiye ihtiyaç duymuş ve Türkiye bu işçi göçüne onay vererek bugünki Almanyadaki Türklerin dedelerini Almanyaya göndermiştir.Önceleri yeterli para kazanıp dönmeye şartlanmış olan Türkler,kendi ülkelerinde ekonomik ve siyasi oluşumlardan etkilenerek Alman vatandaşlığına geçerek yatırımlarını yani gayrimenkul ve işyeri binalarını artık Almanyada  satın almaya başlamışlardır.Yani artık kesin orada kalıcı olmayı tercih etmişlerdir.

Türklere çıkarılan tüm zorluklara ve haksızlıklara rağmen Türkler belli bir ekonomik güce ulaşmalarına rağmen hiçbir zaman siyasi olup bir LOBİ bile oluşturamamışlardır.Bunun başlıca nedeni Türklerin buralarda BND ve  BFV Anayasayı Korumu Örgütü ajanlarının yakın markajı ile kurdurulan ve izin verilen İslam Birliklerine ve Tarikat örgütlenmelerine girmelerinin teşvik edilmesidir.Hatta en milliyetçi organizasyon olan Türk Federasyon bile 80 li yıllardan sonra İslami cemaatlerin yönetimine girerek Türkçü Milliyetçilikten uzaklaşmıştır.Kısacası Alman Derin Devletinin İslamcılardan değil TÜRKLERDEN rahatsızlığı vardır ve TÜRK isminde kuruluşları istememektedir.Çünki Alman Devletinin gizli emellerinde Kafkasyayı ve Türkistanı ele geçirmek vardır.Burada da en büyük tehlike ve rakip olarak TÜRKLERİ ve TÜRKİYEYİ görmektedir.Sorunun temeli budur.Bu yüzden Alman gizli servisi ve derin devleti  TÜRKİYE VE TÜRK karşıtı  her PKK lı Kürt,Kürt İslamcı,Tarikatcı,Ermeni,Süryani,Rum,Pontuscu,Sözde Çamlıhemşinci,Alevi vs.gibi yüzlerce grubu sırf TÜRKİYEYİ ve TÜRKLERİ zayıflatmak amacıyla desteklemektedir.Hiç tereddüt dahi etmeden BND ajanları olan Almanlar PKK nın Irak ve Suriyedeki kamplarını ziyaret etmekte ve onlarla karşılıklı anlaşmalar imzalamaktadır.Buna göre PKK lı teröristlere para,maddi ve lojistik yardım ile ajitasyon işleri tam ve eksiksiz verilmektedir.Ayrıca bunlara Almanyada barınma,sağlık ve lojistik imkanı sağlamakta,bazılarına kimlik verilmekmekte ve Alman devletinin bazı düşmanlarına karşı aktif olarak  kullanılmaktadır.Kendi vakıfları ile girdiği Türkiye gibi ülkelerde tüm vakıfları Alman BND gizli servisi için çalışmakta buna karşı gelenler ise rahmetli Prof.N.Hablemitoğlu gibi öldürülmektedir.Almanya içinde halk içinde vurucu dördüncü kuvvet olarak Neo-Naziler desteklenmektedir.Görünüşte ise medyatik ifadelerle neo-nazilere veryansın edilmekte ama perde arkasından her türlü teşkilatlanmaları ve operasyonları BND tarafından organize edilmektedir.Solingen ve diğer şehirlerde Türklere ve diğer yabancılara karşı tüm aksiyonel eylemlerin BND nin dışında gelişmesi ve uygulanması mümkün değildir.Hasbelkader yakalanan Neo-Naziler ise en fazla birkaç yıl tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılmakta ve bu süreler içinde hem kendisi hem de ailesi adına düzenli olarak sosyal yardım adı altında paraları bankaya yatırılmaktadır.YANİ TÜRKLERİ YAKAN VE ÖLDÜREN NEO-NAZİ CANİLERİ ALMAN DERİN DEVLETİ BND,BKA VE EN ÖNEMLİSİ BFV NİN  HER ZAMAN ELİNİN ALTINDA KULLANACAĞI ALMANYA İÇİNDEKİ  BİR DÖRDÜNCÜ VURUCU - İMHA GÜCÜDÜR.Ayrıca BFV yasalarına göre Almanya dışındaki her her Alman vatandaşı yani açıkca DÜNYANIN HER YERİNDEKİ ALMAN VATANDAŞLARI OTOMATİKMAN BND-ALMAN GİZLİ SERVİSİNE ÇALIŞMAK ZORUNDADIRLAR.YOKSA BUNLARIN NE EMEKLİ MAAŞLARI ÖDENİR,NE PASAPORT VİZELERİ UZATILIR NE DE ALMANYA İÇİNDEKİ BİR İŞLERİ NEREDE OLURSA OLSUN HALLEDİLEBİLİR.YANİ YURTDIŞINDA YAŞAYIP AJAN OLMAYAN BİR ALMAN VATANDAŞI ALMANYADAN KOPAMAZ ,AKSİ HALDE TÜM AİLESİ İLE BLOKE  EDİLİR.BU ANLAYACAĞINIZ GİBİ TÜRKİYEDE YAŞAYAN ALMANLAR İÇİN DE TABİKİ GEÇERLİDİR.

   

1970 yılından günümüze kadar Alman gizli servsinin öldürdüğü veya ihale edip öldürttüğü Türklerin sayısı 180 cıvarındadır.Bunun hesabını kimse sormamaktadır.Almanya hapishanelerinde öldürülen Türklerin sayısı ise bugüne kadar bilinememektedir.Katledilen insanlarımız sadece Türkiyeyi ve TÜRK MİLLETİNİ sevdikleri ve TÜRK oldukları için öldürülmüşlerdir.Yani kurşunlar TÜRK milletine/Ulusuna SIKILMIŞTIR.Almanyanın bu yaptıklarını aynen örnekleyerek tekrarlayan kendi yakın Cermen akrabaları olan isviçreliler,avusturyalılar,danlar,isveçliler,hollandalılar

franklar,belçikalı flaman ve valonlar aynı önyargılarala Türklere ve Türkiyeye davranmaktadırlar.Bunlar için Türkiye düşmanı ve Türkleri öldüren terör örgütleri olan DHKP-C,PKK-Kongra Gel,Asala,İBDA-C ve Kaplancılar masum hak arayan kişiler ve kuruluşlar olup kimse onlara katil veya terör örgütü diyemez.Bunların Belçikada örneğinin görüldüğü gibi Türkiyede Türklere karşı işledikleri hiçbir suç suç değildir.Cinayetler bile.Çünki TÜRKLER ÖNEMSİZ KARAFATMA BÖCEKLERİDİRLER VE ÖLDÜRÜLMELERİ SUÇ DEĞİLDİR.Bu cümleleri Belçikanın Direkt Action isimli örgütü 2007 yılında kendi sitesinde yayınlamıştır ve karşı çıkan da olmamıştır.

 Durum böyle iken Almanyada her Babayiğit şöyle göğsünü gererek BEN İLİKLERİME KADAR  TÜRKÜM VE TÜRK MİLLİYETÇİSİ BİR KURULUŞUM diyemez.Mümkün bile değildir.Hemen tepesine binerler.

Böyle bir ortamda Alman gizli servisinin –BND nin kontrolünde olan   Neo Nazi Alman Pisliklerinin faaliyetlerinin son yıllarda organize oldukları iyi bilinmektedir.70 li yıllarda basite indirgenerek bir Türk Polise kimlik göstermedi ve otobanda yanlışlıkla Alman polis tarafından öldürüldü haberleri artık geride kalmıştır.Artık Türklere karşı yapılan Neo Nazi Alman saldırıları tamamen Alman gizli servisinin güdümünde yapılmaktadır.Yani istenildiği zaman zincirlerle bağlanmış kudurmuş itler Türkler üzerine saldırtılmakta ve hemence tekrar yerlerine geri zincirlenmektedir.Bunlar sadece gözdağıdır.Amaç Ev ve gayrimenkul satın almış Türklerin mallarını ucuza satarak Almanyayı terk etmeleridir.Plan sistematik olarak uygulanmaktadır.Ayrıca BND katilleri susturucu silahlarla işyeri sahibi Türkleri seri cinayet süsü vererek öldürmekte Türklere ülkelerine geri dönüş için baskı uygulamaktadır.

Ben Türk değil Almanım veya ben Alman Türküyüm diyenler ise entegrasyon planı dahilinde asimile edilerek Almanlaştırılmakta ve gelecekteki alman neslinin çekirdeği olarak bekletilmektedir.

Solingen,Ludwigshafen,Herne,Berlin,Münih ve diğer onlarca Alman şehrindeki kundaklamalarınve Türkleri  katletmelerin arkasındaki tek SUÇLU ALMAN BND GİZLİ SERVİSİDİR.ÇÜNKİ BUNLARI YAPTIRAN ALMAN GİZLİ SERVİSİDİR.

2007 yılında  Alman zıpırı olan Marco nun Antalyada 13 yaşındaki bir İngiliz kıza tecavüz etmesi ve alman zıpırının bunu ifşa edip gözaltına alınmasına tepki olarak, tüm alman kurumları,gizli servisi,başbakanları,namert medyası ve vakıfları ile kendi güdümündeki Naylon AB-sözcüleri hemen Türkiyeyi tehdit ederek alman zıpırının serbest bırakılması için baskı yapmışlardır.Ancak aynı kuruluşlar ve medya 4 ü çocuk 9 Türkün Ludwigshafen da öldürülmeleri üzerine,Elçimiz, Türk bakan ile dört Emniyet görevlisinin olay yerine gitmesine hemen tepki vererek havlamaya başlamışlardır.İçişleri bakanı ve babası eski bir nazi subayı olan Schaeuble hemen domuzluğunu göstererek elçimize sert bir tavır sergilemiştir.SİZ HİÇ SOKAKLARDA BU OLAY ÜZERİNE *HEPİMİZ TÜRKÜZ* ve *KATİL DEVLET CEVAP VER*gibisinden pankart taşıyan Almanlar veya Alman Medyasında *BU BİR SOYKIRIMDIR,KATİL ALMAN DEVLETİ *şeklinde yazılar gördünüz mü?Veya bu soykırım üzerine sokaklarda ağlayan bir alman gördünüz mü?BİZ SÖYLEYELİM!ARAMAYIN GÖREMEZSİNİZ.ÇÜNKİ ALMANYA DEVLETİ VE ALMAN MİLLETİ KENDİ İÇİNDE ASİMİLE OLMAYAN KRİPTO DÖNMELERİ BARINDIRMAZ.ONLARI BLOKE EDER.SADECE KENDİ ALMAN MİLLETİNİN MENFAATİNİ DÜŞÜNÜR.

İŞTE GERÇEK ALMAN BUDUR!KEDİDEN POST AVRUPALIDAN DOST OLMAZ,sözü Çanakkalede savaşan Türk askerlerimizin şiarı idi.

Bugün Türkiyede özellikle de Antalyada Beşbine yakın Alman ev almış durumda ve burada yaşıyorlar.Acaba bu Almanlara aynı şekilde bir saldırıda bulunulup 4 ü çocuk 9 Alman ölse ne yaparlardı.Bizleri neyle tehdit ederlerdi.Türkleri nasıl suçlayıp topyekün üzerimize gelirlerdi.Düşünmek bile zor ama biz sonuçta onların ne söyleyebileceklerini size aktaralım da sizler kıssadan hisse alırsınız ve AB yalanını daha iyi düşünürsünüz.AB en küçük AB memurunu Türkiyeye gönderir ve o da bizim en üst düzey  yetkililerimize hem de Ankarada parmağını göstererek ***HEY TÜRKLER!BİLİNİZ Kİ ,KESİNLİKLE ANTALYADA EVLERİ İLE BİRLİKTE YAKILAN 4 Ü ÇOCUK 9 ALMANIN YA KATİLLERİNİ BULURSUNUZ YA DA SİZLERLE MÜZAKERELERİ KESER VE SİZİ  AB-AVRUPA BİRLİĞİNE ALMAYIZ ***HAAAAA!Diyerek tehdit ederdi.

ANLAYANA!

KÖKTÜRKLER