ANLAYANA!

 Pastanedeki poğaçaya limonata soğutmam!

(Bu yazı Sn.Özdil'in özel izniyle yayınlanmaktadır)

“Kasaptaki ete soğan doğramam” diyen ünlü filozof Hilmi Özkök, bu sefer Mevlânâ’ diye Hayyam'dan patlattı... “Lakin, her lafa verilecek cevabım var” dedi.

 

Lakin...

Gene yarım bıraktı.

“Lafı burada kesiyorum” dedi.

- Darbe girişimi var mı?

- Var da diyemem, yok da diyemem.

- Nası yani?

- Kasaptaki ete soğan doğramam.

- Balyoz planı gerçek mi?

- Sağılmamış süte kakao koymam.

- İddialar doğru olabilir mi?

- Denizdeki balığa limon sıkmam.

- Hep susacak mısınız böyle?

- Manavdaki kavuna rakı açmamı mı bekliyorsunuz benden? Şarküterideki pastırmaya yumurta kırmam.

- Niye görevden almadınız?

- Fırındaki simide peynir dilimlemem, çırpılmamış yoğurda da sarımsak ezmem.

“Domates patates birlikte olmazsa, lezzet olmaz” diyerek, önümüze 28 tane ayrı anayasa maddesi koyup, hepsine birden “evet” ya da “hayır” dememizi istiyorlar...

Alt tarafı bi tane soru soruyoruz, “evet” ya da “hayır” diyemiyor.

- Komutan siz değil miydiniz?

- Tarladaki ebegümecine...

Sanırım en iyisi, yarıda kestiği lafı tamamlayarak bitirmek... “Lakin, bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye!”